Van’da İşkur işçileri iki aydır direniyor…
Mutlaka haberiniz olmuştur, bu sayfaları okuyan okurun gözüne değmiştir bizim ellerde de işçilerin olduğu, ekmek kavgasının yürüdüğü. Dile kolay iki aydır şehrin merkezindeki parkta yatıp kalkıyor işçiler pankartlarıyla, sloganlarıyla ve şarkılarıyla. İlk zamanlardaki gibi değil sayıları ve coşkuları ama örgütlülüklerini korumayı başardılar. Müzakere ve mücadele arasında salınan bir süreç işliyor bu günlerde, bizim buraların siyasi atmosferi sınıf mücadelesini de belirliyor doğalında.
Kısa bir hatırlatma yapayım yine de. İşkur tüm şehirlerde olduğu gibi Van’da da Toplum Yararına Çalışma Projesi adı altında kamu kurumlarında çalıştırılmak üzere işçi istihdam ediyor. 2011 depreminden sonra Van’daki işçi sayısı arttırılmış ve 7286 sayısına ulaşılmış. Bu işçiler mevsimlik işçi gibi yılın önce 6 sonra 9 ayı çalışmaya başlamış. Normalde aynı işçinin üst üste iki yıl aynı programda istihdam edilmemesi öngörülürken, bölgenin hassasiyeti (yani yaklaşan seçimler) nedeniyle AKP milletvekillerinin çabalarıyla işçilere süresiz çalışma müjdesi verilmiş. Ama 13 Haziran 2014’te bu sözler unutuldu ve 7286 işçinin tamamı bir daha işe alınmamak üzere işten çıkarıldı. İşçiler Eylül ayında işe alınacak yeni işçilerin listesinin çoktan hazırlanmış olduğunu bildiklerini söylüyorlardı.
İŞKUR işçileri ile birlikte katıldığım bir eylemden hatıra
Çok değil bundan bir yıl önce “Gezi parkı olayına en başından beri nefretle bakmışızdır… Hatta öyle ki televizyonlara bile bakamaz hale geldik. Bu topraklarda yaşayan hiç kimsenin yakıp yıkmaya ortalığı harabeye çevirmeye hakkı yoktur…” diye röportaj veren işçilerden bahsediyoruz. Kendi aralarında daha önce kurdukları Van Yararına Çalışma Derneği ile öncesinde siyasilere basınç uygulayarak kadroya geçmek için görüşmelerde bulunan dernek yöneticileri temelli işten çıkarıldıktan sonra sokakta mücadele etmeyi de öğrendiler, yeri geldiğinde yol kapattılar, çatıştılar ve Feqiya Teyran parkı gibi merkezi bir mevziyi iki aydır ellerinde tutmayı başardılar. Feqiya Teyran parkı bizim Gezi parkımız oldu anlayacağınız, işçiler kentimize bir gezi parkı hediye etmiş oldular.
AKP bakanlar ve hatta başbakan ağzından verilen yeni sözlerle İşkur işçilerini oyalamaya çalışıyor. Korkudan değil ama çaresizlik hissinden oyalanıyor işçilerin bir kısmı, bir kısmı çalışmak zorunluluğu nedeniyle çoktan inşaatta. Bilet parası olmadığı için her gün parka kilometrelerce yürüyerek gelen bir kısmı ise direnişe kararlı. Hepsi şehrin kendilerine sahip çıkmamasından şikayetçi, tıpkı geçen sene konteynırlarda eylem yapan depremzedeler gibi. Hepsi bu süreçte işçi olduklarını ayırt etti, sınıf siyaseti, sınıf partisi denen şeylerin ne olduğunu duydular, ekmek kavgasında kimlerin yanlarında yer alıp kimlerin almadığını seçtiler, büyük ustanın ustalığını bildiler. Kürt kimliklerinin yanına sınıf kimliklerini koydular. Bir yol açtılar şehrimizin merkezinde ve onları takip edecek başkalarına örnek oldular. Bunlar şimdiye kadar çoktan yaptıkları, bundan sonrası hepimize kalmış.