skip to Main Content

Kobanê’den sonra…

Kobane’den sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Hepimizin gözü önünde adım adım ilerleyen bir vahşet, aleni bir işbirlikçilik, kahramanca bir direniş. Peki ya sonra? Tezkere sayesinde kurtarılan Kürt çocuklar, yardım elini uzatan bir büyük devlet, sınırların hakikaten genişletildiği, Lazkiye’ye kadar olmasa bile, Suriye’nin kuzeyinde epeyce bir alanda hakimiyet..

Gittikçe daha çok gaza basmak zorunda olduğunu daha önce sayısız kez söylediğimiz AKP’nin hız ibresinde bugünlerde görünen savaştır. Meclisten geçirilen tezkere eskilerinden bu yönüyle farklıdır. Gözü çılgınlık derecesinde kararmış AKP hükümetinin ve cumhurbaşkanlığının elindeki bu ikinci cumhuriyet tezkeresi, hiç ummadığımız biçimde bizi savaşın ortasına sürükleyebilir. İkinci cumhuriyet dediğimiz tam da bu değil miydi zaten, ummadığımız şeylerin bir bir gerçekleşebildiği bir yönetim biçimi. İlköğretimde türban ile Özal’ın bile cesaret edemediği Ortadoğu coğrafyasına yalınkılıç dalma arasındaki mesafe sanıldığı kadar uzak değil. Bundan 10 yıl önce Irak tezkeresini kendi milletvekillerini bile ikna edemediğinden geçiremeyen hükümet şimdi muhalefetten bile oy alarak tezkereyi geçiriyor hem de dış politikada çuvallamasına ve stratejik bir saçmalık içinde olmasına rağmen. Ortadoğu coğrafyası bile şaşırıp kalmıştır AKP hükümetindeki bu değişime, öncesinde ılımlı ağabey, yeri geldiğinde van minütçülük, sonrasında fitne fesat dağıtıcılığı,tırcılık ve şimdilerde taşeron işgalcilik.

İkinci cumhuriyetin tezkeresi sonrasında çözüm süreci ne olacak? Sevgili Aydemir Güler nasıl da yerinde ifade etmiş denklemi:
“ Kobane'de Kürt hareketinin AKP'ci ve ABD'ci “barış” projeleri karşısında gösterdiği uyumsuzluk terbiye ediliyor! Kobane'den sonra Kürt toplumuna, ölümden kurtuluş olarak sıtma, şeriatçı çetelerin saldırısından korunmak için Amerikan himayesi dayatılacağı açıktır.”

Van’da o kadar çok konuşuluyor ki bu IŞID meselesi. Herkesin dilinde IŞID’ın kestiği kafalar, askerlerine verdiği maaş, psikopatlıkları, canilikleri. Neredeyse ağlayan çocuklarını IŞID’la korkutup susturmaya çalışacak anneler. Bu IŞID belasını başımızdan defedecek olan çok dua alacak bizim buralardan. Hani “biz olmasak IŞID şimdiye kadar çoktan Adana’ya dayanmıştı” diyordu ya bazı Kürt siyasetçiler, hiç merak etmesinler IŞID çoktan insanların zihinlerinde korku eşiğine dayanmış durumda. Korkuya düşen yılana sarılır, artık Obama mı olur, Erdoğan mı bu saatten sonra çok fark etmeyecek. Bugün Van’da yapılan tezkere karşıtı eylemde bu nedenle olsa gerek bir tane bile tezkere karşıtı slogan yoktu, AKP hükümeti ise en fazla işbirlikçilikle suçlanıyordu.
Halklarımız er ya da geç emperyalistlere de onların beslemesi, taşeron psikopatlara da gereken cevabı verecektir, yeter ki bizim korkularımızı onların yönetmesine izin vermeyelim. Şengal’de, Kobane’de yapılmaya çalışılan katliamlar öfkemizi ve bu düzeni değiştirme arzumuzu bileyecek, ötesi yok.