skip to Main Content

TKP’den açlık grevi ziyareti

Van’da açlık grevlerine dikkat çekmek amacıyla kurulan çadırı ziyaret eden TKP Van İl Örgütü temsilcileri, BDP yetkililileri, milletvekilleri ve tutuklu yakınları ile görüşerek bir ziyaret gerçekleştirdi. TKP ayrıca tutuklu belediye başkanı Bekir Kaya’ya da bir mektup gönderdi.

Van’da açlık grevine destek için açılan çadırı ziyaret eden Türkiye Komünist Partisi (TKP) Van İl Örgütü, BDP’li milletvekilleri ve tutuklu yakınları ile görüştü.

Burada bir konuşma yapan TKP İl Baskanı Av. Müjde Tozbey Erden, “Gelinen noktada AKP’nin cezaevlerinde yaşanan açlık grevini görmezden gelmesi AKP’nin sıkışmışlığının göstergesidir. Anadilde eğitim ve anadilde savunma gibi gayet insanı olan taleplerin karşılanması zor değildir. Ancak AKP tüm topluma boyun eğdirmek istediğinden dolayı Kürt halkının da meşru taleplerini gözardı etmektedir. Keşke bu açlık grevleri başlamadan Kürt siyasi tutsakların talepleri dinlenmiş olsaydı ve bu süreç yaşanmasaydı. Umut ediyoruz ki ölümler olmadan tutsakların talepleri karşılanır” dedi. TKP heyeti daha sonra Van milletvekili Özdal Üçer ve belediye başkan vekili Sabri Abi’den açlık grevleri ile bilgi alarak ziyaretini sonlandırdı.

Bekir Kaya’ya mektup
Bu arada, tutukluluğunun üzerinden 4 ay geçen Van Belediye Başkanı Bekir Kaya’ya bir mektup gönderen TKP Van İl örgütü, açlık grevlerine bu mektupta da dikkat çekti. Mektubun ulaştırıldığı Van Belediye Başkanı başkanı Bekir Kaya ise mektubu tüm tutsaklar adına kabul ettiğini belirterek teşekkürlerini sundu. Mektubun tam metni ise şöyle:

“Değerli Van Belediye Başkanımız Bekir Kaya,

Van Belediyesinin AKP elinde olduğu zamanlarda, halk düşmanı uygulamalara “Edi bese” dedik hep beraber. Van sandıklarından ülkenin bir çok ilinde kazanmaya alışmış AKP yerine “halkın avukatı” Bekir Kaya çıktığında, Van’ın şöleni çoktan başlamış, bazı AKP’liler ise Van’ı terk etmek üzere bavulunu hazırlamaya başlamıştı bile.

Yapılacak çok iş vardı. Belediye üzerinden yaratılan borç batağı, usulsüz ihaleler, yapılmayan yollar, kaç yıldır bekleyen alt yapı projeleri… Adında “kalkınma” olan parti, Van’da bir köşeye çekilmiş, yıkımın altından kalkamayacak yeni Van Belediyesi hayalleri kurarken, Van halkı belediyesi ile birlikte kıt kaynaklarla neler başarabileceğini çoktan göstermeye başlamıştı. Şahsınıza sorulan “Nasıl yapabildiniz?” sorusuna verdiğiniz o kısa ve anlamlı cevap gibi. ”Halkın parasını halk için kullanınca oluyor”

Tüm Kürt illerindeki belediyelerde de hayalleri suya düşen AKP, hayalleri ile yetinmedi elbette. 2009 Mart’ından sonra adına KCK operasyonu dedikleri bir tutuklama furyası ile Kürt siyasetçileri zindanlara tıkarak, yani bükemedikleri ellere kelepçe takarak halkın meşru temsilcilerini tüm Türkiye’de “suçlu” ilan etmeye kalktılar. Sayıları şimdilerde on bini bulan tutuklu Kürt siyasetçilerinin arasına dört ay önce sizi ve Van’ın diğer ilçelerindeki belediye başkanlarını da eklediler. İki buçuk yıldan sonra gelen bu tutuklamanın yaşadığımız acı depremden sonraya denk gelmesi ise gözlerden kaçmadı. Her açıdan depremi fırsata çevirmeye çalışan AKP, depremin acı faturasını Van Belediyesi’ne kesmeye çalışırken, en iyi bildiği yoldan şaşmadı ve en çok sıkıştığı anda sizi ve arkadaşlarınızı zindana sokmayı tek çare olarak gördü.

Sayın Bekir Kaya,

Bu mektubun amacı sizi size anlatmak değil elbette. AKP zindanlarında tutsak edilmiş ve partimizin de seçimlerde desteklemiş olduğu şahsınıza bu desteğimizin devam ettiğini söylemek isteriz. Van Belediyesi’nin kapılarını emperyalistlerin temsilcilerine, para babalarına kapattığınız, yoksul Kürt halkına ve Van’da yaşayıp dili , dini, ırkı ne olursa olsun tüm emekçilere açtığınız için. Yıllardır AKP’li belediye başkanından hakaret gören Van halkının tek tek kapısını çalarak onları dinlemekle kalmayıp kaynaklarınız ölçüsünde sorunları çözdüğünüz için, deprem döneminde valisi ile, başbakanı ile herkesin reklam peşinde koştuğu zamanlarda, ekibiniz ve diğer sorumluluk sahibi olan kurum ve gönüllülerle Van halkını yalnızlıktan kurtarmaya çalıştığınız için. Komünistlerin vermiş olduğu bu desteği iki buçuk yılda boşa çıkarmadığınız için…

Sayın Bekir Kaya,

Şimdilerde ise sayısı 800’ü bulan Kürt siyasi tutsaklarla birlikte açlık grevine girdiğinizi öğrenmiş bulunuyoruz. Bugün Kürt halkının ekmeğe, suya olan ihtiyaç gibi anadilinin üzerindeki yasaklamanın kalkmasına ihtiyaç duymasını, savunulmaya gerek olmayacak günler gelene kadar anadilde savunma hakkına sahip çıkmasını, anlamakla kalmıyor, partimizin de siyasi mücadelesinde yer alan bu başlıkları sizlerle birlikte kavgasını vermeye devam ediyoruz. En dayanılmaz açlığın insanca yaşamaya, eşitliğe, özgürlüğe olan açlık olduğunun farkındayız.

Öncelikle şahsınız olmak üzere, tüm siyasi tutsakların özgürlüğüne kavuşması, Kürt ve Türk halklarına vurulmuş kelepçenin kırılması, ölümün değil yaşamın kazanması dileklerimizi sunarız.

Sevgi ve saygılarımızla.

TKP Van İl Örgütü”

(soL – Van)